Roman, evdeşi olduğu halde başka bir kıza olan aşkı yüzünden sonsuza kadar ızdırap çekmekle cezalandırılan Yüzbaşı Burkay'ı anlatan eski bir Uygur masalı ile başlar. Harp Akademisinin son sınıfında iken kralcı olduğunu saklamaya lüzum görmediği için bu fikrini açığa vurmuş ve arkadaşı Şeref ile birlikte son sınıftan atılmışlardır. Aslında Selim Pusat'ın sınıfta albayın karşı "Türk harp tarihinin son büyük siması Plevne kahramanı Gazi Osman Paşa'dır" demesinden ötürü mesleklerinden men edilmişlerdir. Selim Pu…
Mutluluk nedir bizim için? Ne ifade eder? Nasıl mutlu oluruz? Çevremde birçok insan, mutluluğa erişebilmek için hep bir hedef belirlemiş durumda. Bunu genelleştirirsek, insanlarımızın büyük bir çoğunluğu, mutluluğu, öne konan bir hedef olarak ve o hedefe ulaştığımızda erişebileceğimiz bir kavram olarak nitelendirmekte. Mutluluk, hiçbir zaman bir hedeften sonra ulaşılabilecek bir şey değildir. Aslında bu hedefler, sizin mutluluğa erişmenizde, önünüze koyduğunuz engellerden başka bir şey değildir. Zaman, kimseyi bekleme…
Görsel alıntıdır. Bu kitap, elime geçtiğinde bırakmadan okuduğum kitapların arasında yer almaktadır. Tekrar tekrar okumuşluğum vardır. Belki bu yazımdan sonra tekrar okumaya başlayacağım. Tekrar okumak, benim için ayrı bir zevk. Neden bu yazı dizisine bu kitaptan başladığım ise meçhul... Aklıma ilk gelen kitap olması veyahut gece olması hasebiyle sanırım... Romanın baş karakteri Şahin Efendi babasının ölümü üzerine çobanlık yaparak geçimini sağlamakta ve annesiyle beraber yaşamaktadır. Kasabanın önde gelen hocaları, onda gördü…
Hayatımızın her döneminde, yapacağımız bir iş veya üzerinde çalıştığımız bir konu hakkında, başarıya ulaşabilmek için öncelikle onunla ilgili bir hedef belirlemeliyiz. Gerek çalışma yöntemi gerekse çalışma şeklimizi belirlemek açısından hedef belirleme, ulaşacağımız sonucun veya başarının, en temel gereksinimidir. Hedefsiz yola çıkmak rotasız bir gemi yolculuğuna benzer. Dalgalar bizi nereye götürürse oraya gideriz. Hedef belirleme konusunda belki de duyduğunuz bir olayı bloguma yazmak istedim. Görseller alıntıdır. …
Şehirde çisenti şeklinde, nazlı nazlı yağan bir yağmur vardı. Sokak lambalarının oluşturduğu ışık huzmelerine bakarak anlayabileceğimiz türden bir yağmur. Apartmanların düzenli düzensiz, bazen de bir ritim içinde açılıp kapatılan ışıkları, onun hayal dünyasında, apartman dairelerindeki sıcaklığı, saadeti anlatan bir görsel gibiydi. Bir ara aklına; "Apartmanlarda yaşayanlar, gerçekten binaları kadar gösterişli; betonları kadar soğuk mu?" diye bir soru geldi. Aslına bakarsa, gerçekte nasıl olduklarını kendisi daha iyi bi…