Merhabalar Blog Dünyasının Yazarları ve Okurları!
Haklı veya haksız bir şekilde çevremizdekilerle atışmış, kavga etmiş veya bize yapılan bir haksızlıktan dolayı sinirlenerek yollarımızı ayrıdığımız insanlar, birçoğumuzun çevresinde mevcuttur...
Her ne kadar yakınımızda olmasalar bile onlarla aramızda geçen münakaşa, atışma veya kavgalar aklımızın hep bir köşesinde yer edinmiş ve bu hatıralar, aklımızın bir köşesinde sarsılmaz bir imparatorluk kurmuşlardır...
Nefis, hem bizim onu hem onun bizi yönlendirebildiği, iktidar mücadelesinin içimizde devam ettirildiği bir duygu veya olgudur. Bu mücadelenin sonucu ve galibine göre bizim yaşam standartımız ve diğer hayatımızın şekilleneceğini bilmek, bu mücadeleden başarıyla çıkma konusunda bize güç vermesi gerektiğine inanıyorum...
Affetmek... Bugün, affetmek ile ilgili bir anekdot paylaşmak istiyorum... Siz ne kadar yükten kurtulacaksınız?
Affetmenin Dayanılmaz Hafifliği
Bir lise öğretmeni bir gün öğrencilerine, "Bir hayat tecrübesi edinmek istermisiniz?" diye sorar.
Öğrenciler, çok sevdikleri bu öğretmenlerinin sunduğu bu teklifi kabul ederler. Öğretmen;
-O zaman, ne dersem yapacağınıza dair söz vererek, yarınki ödeviniz için hepiniz birer poşet ve 5-6 kilo kadar patates getireceksiniz! der.
Öğretmenlerinin bu isteğinden bir şey anlamayan öğrenciler, ertesi gün ellerinde poşetler ve patateslerle okulda hazır bulunurlar. Öğretmenlerinin teklif ettiği bu hayat tecrübesi için hazır bulunan öğrencileri gören öğretmen:
-Bugüne kadar affetmek istemediğiniz kişilerin isimlerini bir patatese yazarak, o patatesi torbanın içine atın! der.
Kimisi 1-2 patates koyarken kimisi neredeyse poşetini doldurmuş ve öğretmenlerine "Şimdi ne yapacağız?" der gibi bakmaktadırlar. Bunu farkeden öğretmen;
-Bir hafta boyunca nereye giderseniz, bu poşetlerle dolaşacaksınız. Yatarken, gezerken, yolculuk yaparken ve okula gelip giderken bu poşetler hep yanınızda olacak." der.
Aradan bir hafta kadar geçmiştir ve öğretmenleri kapıdan girer girmez öğrenciler, "Hocam bunları taşımak gün geçtikçe zorlaşıyor" "Sokakta herkes, bize deli gözüyle bakıyorlar" "Yorulduk artık" şikayetlere başlarlar.
Öğretmen gülümseyerek,
-Görüyorsunuz ya! Siz aslında affetmek istemediğiniz için kendinizi cezalandırıyorsunuz. Affetmeyerek, ruhumuza büyük yükler almış oluyoruz. Halbu ki affederek en başta kendimize büyük bir iyilik yapmış olacağız. der...
----
Ben üzerimdeki yüklerden kurtulmayı istiyorum :) Siz de kurtulun. ;)
11 Yorumlar
Merhaba Bloğunuzu takip ettim . Sizi de bolivya bloğuma beklerim teşekkürler.
YanıtlaSilMerhabalar BI ÇAY! Takibinize takiple karşılık vereyim diyordum lâkin takip ediyormuşum sizi )
SilTek taraflı istemekle olmuyor o işler ama...
YanıtlaSilSen de haklısın...
SilBlogunuza bayıldım bu da benim blogum bilgininpenceresi.blogspot.com
YanıtlaSilYorumunuz ve ziyaretiniz için teşekkür ederim. İade-i ziyareti kısa zamanda gerçekleştirmeyi düşünüyorum. İyi yayınlar!
SilNe güzel bir hikayeydi..
YanıtlaSilGerçekten verdiği ders yönünden güzel bir hikâye...
SilYorumunuz ve ziyaretiniz için teşekkür ederim...
Güzel ve anlamlı bir hikayeydi.Kaleminize sağlık.
YanıtlaSilAfedememek kişiyi çok yoran ağır bir duygu gerçekten de .Bu ağır duygudan arınmaksa en güzeli...
Yorumunuz için teşekkürler, Düş Tasarımcısı! Güzel ve yüklerimizden arınmış bir hayat yaşabilmek dileğiyle!
Silİbret alabiliyorsak ne mutlu. Daha doğrusu ibret almamız gerektiğinin farkında olabilmek daha erdemli olduğumuzun da kanıtdır bir taraftan ... Ziyâret ve yorumunuz için teşekkürler...
YanıtlaSilGörüş ve düşünceleriniz bizim için önemlidir.