Edebiyat

Edebiyat, güzel sanatlardan biridir. Düşünce ve duyguların söz ya da yazı halinde güzel, etkili biçimde anlatılması sanatıdır. 

İnsanların her gün kullandıkları kelimeler sayısızdır. Dostlarımızla konuşur, iş konusunda çeşitli kimselerle görüşürüz. Bu çeşitli konuşmalar zamanla unutulup gider. Gazetelerden günün olaylarını okur, olup bitenleri öğreniriz. Ne var ki, her gün söylenen sözlerin, yazılan yazıların ancak bir kısmı saklanacak değerdedir. Yalnız, insanların yüce zevklerine hitap eden değerli söz ve yazılar bugünden yarına saklanır.



İnsanlar, yazıyı öğrendiklerinden beri, değerli söz ve yazıları kendilerinden sonra geleceklere saklamaya başladılar. İlk insanlar, başkalarından öğrendiklerini, yarattıkları zaferleri taş levhalar üzerine yazarak, kendilerinden sonra gelenlerin de bunları öğrenmesini sağladılar. Tarihin ilk çağlarında yazı yazmak son derece güç bir işti; üstelik malzeme de kolay bulunmuyordu. Bundan dolayı ilk insanlar ancak en değerli düşüncelerle olayları yazabilmişlerdir. Baskı makinelerinin bulunuşu, yazı yazmayı kolaylaştırdığı gibi masrafları da azalttı. 

En geniş anlamıyla edebiyat "yazılmış olan herşeydir". Bu sebepledir ki diğer bilim ve sanat dalları ve alanlarında yazılmış olan kitap, dergi gibi yayınlara da edebiyat denilmiştir: hukuk edebiyatı, tarih edebiyatı, coğrafya edebiyatı gibi.

Özel bir tanımla edebiyatı tanımlamak istersek;

"Bizde derin hisler uyandıran, duygu, düşünce ve hayallerin dil aracılığıyla güzel, etkili ve belli bir şekil içerisinde anlatılmasına 'edebiyat' deriz."

gibi bir tanım yapabiliriz. 


EDEBİYAT ve MEDENİYET

İnsanların birbirleriyle anlaşmalarında dilin çok önemli bir yeri vardır. Edebiyat, bir dilin en güzel yazı örneklerini bir araya toplar. Her milletin kendine göre bir edebiyatı vardır. Dilin gelişmesiyle edeiyatın gelişmesi birbirine bağlıdır. Edebiyat, dillerin gelişmesine yol açmıştır. Yazarlar yeni kelimeler, deyimler bulmuşlar, böylece dilleri zenginleştirmişlerdir. Edebiyat eserleri halkın da dil bilgisini artırır. Yabancı milletlerin edebiyatlarını gözden geçirmek, örnekler okumak da dilin gelişmesi bakımından önemlidir. 

Edebiyat insanlar için her zaman iyi bir öğrenim kaynağı olmuştur. İlk edebiyat eserlerinin çoğu dinî, felsefî konulardaydı. Büyük dinlerin hepsi, amaçlarını anlatan büyük kitaplarla kuvvet bulmuşlardır: Kur'an, İncil, Tevrat gibi. Günlük hayatımızda türlü konular üzerindeki fikirlerimizde, eski çağ filozoflarının büyük etkileri görülür. Bu bakımdan edebiyat, insanların fikirlerinin yenileşmesine de yol açar. 

Edebiyatın insanlık tarihinde de önemli bir yeri vardır. Milletlerin gerçek değerleri, bilim kadar sanatta da ilerlemeleriyle, bu arada edebiyatlarıyla anlaşılabilir. Büyük milletler büyük edebiyatlar yaratırlar. Bunun gibi, büyük edebiyatlar da büyük milletlerin yetişmesinde önemli rol oynar. Birçok milletin tarihine göz atarsak, edebiyatın ileri olduğu çağlarda, o milletin başka bakımlardan da ileride bulunduğunu görürüz. Gerilemeye yüz tutan milletlerde ise edebiyat zayıflar, eser veren kimse çıkmaz.

Edebiyat, birçok toplumsal ülkelerde siyasal değişimlere yol açmıştır. Martin Luther'in, John Calvin'in yazılarıyla, Avrupa'da reform hareketi gelişmiş, yayılmıştır. Fransa'da Emile Zola'nın, İngiltere'de Charles Dickens'in romanları, bu iki ülkede toplumsal ıslahat yapılmasını sağlamıştır.

Edebiyat uluslararası ilişkilerde de önemli bir yer tutar. Yazılı eserler yoluyla milletlerarası ilişkiler kurmak daha da kolaylaşmış, artmıştır. Yazılan değerli eserlerin taşıdığı fikirler, çeviriler sayesinde ülkeden ülkeye yayılmaktadır. 



Edebiyatın Çeşitleri

Edebiyat, nesir ve nazım olmak üzere ikiye ayrılır.

1. Nesir: Bir dilin kurallarına uygun olarak söylenilen, yazılan düz yazıdır.

2.Nazım: Vezinli, yani ölçülü sözdür.

Eski devirlerde edebiyat denilince, akla daha çok nazım eserler, şiirler gelirdi. İlk çağların büyük edebiyatçıları hep şairdi. İlk tiyatro eserleri, hikâyeler, romanlar da manzum yazılmıştır. Daha sonra şiirin yanında öteki edebiyat çeşitlerine de yer verilmeye başlandı.

Edebiyatta "nazım" ve "nesir" birçok kısımlara ayrılır. Nazımın başlıca çeşitleri şiir, destan, manzum piyestir. Nesir edebiyatı içinde, roman, hikâye, hatırat, biyografi, piyes, makale, deneme, gazetecilik, eleştirme, fıkra çeşitleri vardır. Elbette her makale, roman ve fıkra bir edebiyat eseri sayılmaz. Bunların içlerinden ancak zamanla değerini kaybetmeyecek olanlar, edebiyat sınıfına girebilir. 


Yorum Gönder

0 Yorumlar